Üvey Annesine Sadece Ergenlik Konusunda Soru Soracaktı; Yetişkin bir genç olduğunun farkına varmaya başlayan bu delikanlı babasının olmadığı bir gün üvey annesine o kadar çok soracağı soru vardı ki ama bu işin sorularla çözüleceğinden emin değildi o yüzden annesinin ergenlik konusunu uygulamalı şekilde öğretmesi gerektiğini hiç düşünmemişti. İşlerin buralara geleceğini tahmin edemeyen genç delikanlının mutlu bir anısını oldu.
Sie würde ihre Stiefmutter nur nach der Pubertät fragen; Als dieser junge Mann allmählich erkannte, dass er ein erwachsener Teenager ist, hatte er seiner Stiefmutter eines Tages ohne seinen Vater so viele Fragen zu stellen, aber er war sich nicht sicher, ob es mit Fragen gelöst werden würde, also dachte er nie, dass seine Mutter das unterrichten sollte Thema Jugend praxisnah. Er hatte eine glückliche Erinnerung an den jungen Burschen, der nicht vorhersehen konnte, wie es an diesem Ort weitergehen würde.
She Would Ask Her Stepmother Only About Adolescence; Beginning to realize that he is an adult teenager, this young man had so many questions to ask his stepmother one day without his father, but he was not sure that it would be solved with questions, so he never thought that his mother should teach the subject of adolescence in a practical way. He had a happy memory of the young lad, who could not predict how things would come to this place.